BİZE ULAŞIN

293 80 00

7 Gün 24 Saat Acil Servis Hizmeti
-

ALO 153

Evde Bakım Hizmet Birimi

Çocuklarda El-Ayak-Ağız Hastalığı

Son aylarda sık karşılaştığımız El-ayak-ağız hastalığı genellikle 2-10 yaş arası çocukları etkileyen ancak bazen yetişkinlerde de görülebilen yaygın bir virüs hastalığıdır. Belirtileri yüksek ateş, el ve ayaklarda önce kırmızı sonra içi su dolu döküntüler ve ağız içinde aft benzeri yaralardır. Sıklıkla yazın veya sonbaharın ilk aylarında görülür. Hastalığa Coxsackie virüsler neden olur. El ve ayaklardaki döküntüler genellikle 5-7 gün içerisinde kendiliğinden iyileşir. Özellikle küçük çocuklar ağızlarındaki ağrılı yaralar nedeni ile su içmekte zorlanabilir ve vücutta sıvı kaybı oluşabilir.  Her ne kadar adı el-ayak-ağız hastalığı da olsa her zaman tüm bu alanlarda döküntü görülmeyebilir. Sadece ağız yaraları veya sadece deride döküntüler şeklinde gelişebilir. Nadiren tüm vücudu tutar. Hastalık sonrası çok nadiren beyin zarı iltihabı(menenjit) oluşabilir. Ateş, baş ağrısı, boyun tutulması, veya sırt ağrısına neden olur. Çok daha nadir olarak beyin iltihabı (ensefalit) oluşabilir. Çoğunlukla çocuklarda 4 hafta içinde el ve ayak tırnaklarında düşme görülür. Bu durum geçicidir ve tırnaklar tıbbi tedavi gerekmeden tekrar büyürler. Hastalığın kuluçka süresi ortalama 3-6 gündür. Virüsü kapmış kişilerle yakın kişisel temas, öksürme veya hapşırma ile hava yolu ile, dışkı ile temas, yüzeyi kirlenmiş nesnelerle temas sonucu bulaşabilir. Bulaşıcılığı çok yüksek olduğundan hasta kişilerin belirtiler tamamen ortadan kalkana dek izole edilmeleri faydalıdır. Alınacak ayrıntılı bir hastalık öyküsü ve fizik muayene, ağızda, ellerde ve ayaklarda karakteristik döküntüler, genellikle hastalığın teşhisi için yeterlidir. Genellikle, hiçbir laboratuvar çalışması gerekmez. Hastalıktan korunmak için geliştirilmiş bir aşı yoktur. Hasta bireyler ile temastan kaçınmak ve bazı temel temizlik kurallarına dikkat ederek hastalıktan korunmak gerekir. Ellerinizi özellikle tuvalet kullanımı sonrası veya bez değiştirdikten sonra, yemek hazırlamadan veya yemeden önce mutlaka su ve sabunla yıkanmalısınız. Oyuncaklar da dahil olmak üzere kullanılan tüm malzemelerin yüzey temizliğini ve dezenfeksiyonunu doğru yapmalısınız. Hastalarla yakın temastan (öpüşme, sarılma gibi…) ve ortak tabak bardak kullanımından kaçınmalısınız. Hastalığın özel bir tedavisi yoktur. Belirtileri hafifletmek için bazı önlemler alınabilir. Ağrı ve ateş için ateş düşürücü ve ağrı kesiciler kullanılabilir. Ancak çocuklarda aspirin kullanılmamalıdır.  Ağrılı ağız yaraları için gargara, ağız suları veya spreyler kullanılabilir. Ciltteki döküntüler için kurutucu losyon ya da kremler kullanılabilir.